Teknoloji Hane

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Sağlık
  4. »
  5. Dijital Yorgunluk: Modern Hayatın Sessiz Salgını ve Çözüm Yolları

Dijital Yorgunluk: Modern Hayatın Sessiz Salgını ve Çözüm Yolları

Teknoloji Hane Teknoloji Hane -
14 0
dijital yorgunluk - Dijital Yorgunluk: Modern Hayatın Sessiz Salgını ve Çözüm Yolları

Teknolojihane.com.tr olarak, günümüz dünyasında giderek artan bir sorun olan ‘dijital yorgunluk’ konusunu derinlemesine inceliyoruz. Medicana Sağlık Grubu Psikiyatri Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Müge Yaşar, sürekli hissedilen yorgunluğun aslında bir hastalık değil, modern yaşamın getirdiği yoğunluğun bir sonucu olduğunu belirtiyor. “Modern dünyanın temposu, insan biyolojisinin kaldıramayacağı kadar hızlı ilerliyor. Bu nedenle yorgunluk, bugün artık bir toplum meselesi haline geldi,” diyen Yaşar, özellikle sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte ortaya çıkan ‘dijital tükenmişlik’ durumuna dikkat çekiyor.

Dijital Yorgunluk Nedir ve Neden Ortaya Çıkar?

Medicana International İzmir Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Müge Yaşar, modern insanın sıkça dile getirdiği ‘çok yorgunum’ serzenişinin ardında yatan nedenleri açıklıyor. Yaşar’a göre, sürekli yorgunluğun altında depresyon, kaygı bozuklukları, uyku problemleri ve iş yaşamının getirdiği baskılar gibi pek çok farklı sebep yatabilir. Pandemi sonrası dönem ve dijital dünyanın getirdiği yoğun uyaranlar, bu durumu daha da tetikliyor. Ekran başında geçirilen uzun saatler, sürekli gelen bildirimler, mesajlar ve sosyal medyada gördüğümüz ‘kusursuz’ hayatlar, bireylerde ‘geride kalıyorum’ hissi yaratarak ruh sağlığını olumsuz etkiliyor. Bu durum, ‘dijital tükenmişlik’ veya ‘sosyal medya yorgunluğu’ olarak adlandırılıyor.

Dijital Yorgunluğun Bilimsel Açıklaması ve Etkileri

Dr. Öğretim Üyesi Müge Yaşar, yoğun dijital uyaranlara maruz kalmanın beyni sürekli yüksek alarm durumunda tuttuğunu ve bunun da kronik strese yol açtığını vurguluyor. Vücudun sempatik sinir sisteminin sürekli aktif olması, kortizol ve adrenalin seviyelerinin yükselmesine neden oluyor. Bu durum, ‘allostatik yük’ olarak adlandırılan, vücudun kronik stresle başa çıkmaya çalışırken yıpranması olarak açıklanıyor. Bu yıpranma, hem fiziksel hastalıklara hem de zihinsel yorgunluğa zemin hazırlıyor. Yapılan araştırmalar, sosyal medyayı yoğun kullanan kişilerde kaygı, depresyon ve dikkat eksikliğinin yanı sıra belirgin yorgunluk belirtileri gözlemlendiğini gösteriyor. ‘Fear of Missing Out (FoMO)’ yani bir şeyleri kaçırma korkusu da dijital yorgunluğu tetikleyen önemli faktörlerden biri olarak öne çıkıyor.

Çözüm: Yavaşlamak, Durmak ve Dijital Detoks

Sürekli yorgunluğun aslında bedenin ve zihnin bir alarm sistemi olduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Müge Yaşar, çözümün yaşam ritmini yeniden ayarlamakta yattığını ifade ediyor. Özellikle pandemi sonrası artan ekran süresi ve hareketsiz yaşam tarzı, gençlerde ve çalışanlarda uyku bozuklukları, anksiyete ve özgüven sorunlarına yol açabiliyor. Bu noktada ‘dijital hijyen’ ve ‘dijital detoks’ önerileri önem kazanıyor. Dijital detoks uygulamaları, zaman yönetimi ve net sınırlar koymak, yorgunluk ve tükenmişlik hissini azaltmada oldukça etkili. Dr. Yaşar, özellikle yatmadan bir saat önce ekranlardan uzak durmanın, uyku hormonu melatonin salgılanmasına yardımcı olacağını belirtiyor. Ayrıca, gün içinde enerjinin yüksek olduğu zaman dilimlerinde zorlu bilişsel görevleri tamamlamak da zihinsel tükenmeyi önleyebilir.

Anı Yaşamak ve Kendine İyi Bakmak

Yorgunluk ve tükenmişlikten korunmanın bir diğer önemli yolu ise farkındalık (mindfulness) ve nefes egzersizleri. Anı yaşamaya odaklanmak, zihnin geçmiş ve gelecek kaygıları arasında gidip gelmesini engelliyor. Düzenli diyafram nefesi almak, vücudun dinlenme modunu aktive ederek parasempatik sistemi güçlendiriyor. Enerjiyi tüketen değil, anlam ve amaç katan aktivitelere yönelmek de büyük önem taşıyor. Aile ve arkadaşlarla geçirilen kaliteli zaman, yalnızlık ve tükenmişlik riskini azaltan en güçlü faktörlerden biri. Son olarak, Dr. Yaşar, kendine karşı nazik olmanın ve hata yapıldığında veya zorlanıldığında kendini yargılamak yerine desteklemenin, mükemmeliyetçilikle mücadelede en etkili yol olduğunu vurguluyor. Teknolojihane.com.tr olarak, bu değerli bilgileri sizlere sunarak dijital dünyada daha sağlıklı bir yaşam sürmenize katkı sağlamayı amaçlıyoruz.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir